Sanatsal Yazılarımı Burada Paylaşacağım
Otobüsten..
Bir naaşa varmak içinŞehirler bırakıyorum ışıklardaIşıklar da uyuyor şehirler de !
Siyah düğüm zifiri gökyüzüYa da zifirilikte mazi canlanıyorÇocuk sesleri duyuyorum oynaşanSesimi bulamıyorum çocuklarda,Çabuk mu büyüdümYa…
Kirli
Kirlilerin birikince içinde,Bırakmazsan bir pazar poşetiyle maziye,Ağırdan ağırdan kirlenirsin,Kinlenirsin..Farkın kalmaz farksızlardan.Arsızlardan, haksızlardan, Hâk'sızlardan.
Meslek
Zaman akarİnsan geçer,Takvim koparEkileni biçer,İnsanı sevmek olursa zanaatBoynuz kulağı zaar geçer !
Aksinde çırak değil
Çıra olmuştur iş mesaileri,
Diplomanın dip yaptığını anlaman
Uzun sürmez zaten
Zaman…
Bil Hele
Karşıdır tüm cihanKarşıdır alem,Kapıda beklerBir yığın elem,İzaha acizdirLügatte kelam,Geçti ise sevdalukGitmeyi bilmelisin !
Sen şehrin içinde,
Şehir senin içinde,
Dökülecektir kanayan yanlar
Hekime varmaz…
Nasılsa..
Nasılsa öleceğiz,
Sev insanları !
Kurdu, kuşu.
Hatırla unutulmuşu!
&&&&&&&&&&&&&&&&&
Nasılsa öleceğiz,
Affetmek gibi büyük yüklerin,
Elleri öpülesi büyüklüklerin…
Başı Sağolsun
Bir cümlenin mezarı; bir sözde !
Bir sözün mezarı da; ıslak bir çift gözde defindir !
Ama anlayana
İmamı gelir
İmanı gelir
Hangisi gider
Hangisi geliverir, geriverir?
Bilinmez..
Bir cümlenin mezarı,
hissettirdiği azarı…
Sözüm Söz
Sözler gördüm, yalan,
Sözler gördüm, riya.
Buz gibi, ateş gibi
Evliya sözler gördüm derviş!
Sözler gördüm, saçı ağartan
Sözler gördüm, dilsizi bağırtan
Sözler gördüm , aşıkı, aşkı ağlatan…
Kıl Farkıyla..
Bir adam gördüm, çocuk.
Bir çocuk gördüm, adam.
İkisi de aynı yaşta.
Sadece biri kel!
Koyar ama insana
Sizin Var mı ?
Kendini kullanma kılavuzu neden yoktur insanın ?
Yanlış adamlar sevilir ya da yanlış kadınlar.
Alıp götürdükleri de cabası,
Umutlar,
Yıllar,
Emekler,
Boşa yapılan makyajlar ?
Boşa ödenen adisyonlar ?
Fazladan bekletilen…
Kaçınılmaz Son
Birini severler, kul olurlar.
Birine kızarlar, kıl olurlar.
Herşeye bir bahane bulurlar,
En sonunda stresten kel olurlar.
Gel Vatandaş Gel
Kılın vahameti sizdeyse, kerameti de bizde =)
Kıla Dair
Kılı kırk yarmak bizim işimiz.
İşimiz kıl ama kıllık değil.
Kıl farkı, kul farkı.
Şeftalinin tüysüzü, adamın tüylüsü makbuldür.
Kıllandırmadan kıllandırıyoruz.
İlahi Adalet
Hakedilmeyen mutsuzluğun üzerine, hakedilen mutluluk inşa edilemez, edilememiştir, edilemeyecektir.
Haksız mıyım?
"Maden olan yerde ot bitmez" diyenlere söylüyorum;
Ot olan yerlerde maden yok o zaman ! ?
Mesela Yani 😉
Mesela düşün,
Kelsen;
Aynı traş parasını alır berber,
Soğuk üşütür, güneş yakmak için bekler.
Kız istemeye gitmek... ,ya abi derse?
Takım elbisenin üstüne, örme şapka mı giyek diye düşünür insan.
Abinden ya da…
Tiribimsi..
"Saçlarım şekil, önümden çekil ! "
Ne hoş merhabadır sevgiliye söylenen.
KIL ETKİSİ
Manita turnesinde gaz,
Artistlik senfonisinde caz olur.
Tepe şavkıyor ise ayın 14'ü gibi,
Ateşe düşen buz olur yaşadığın an.
Saçlar horonu bırakıp, zeybeğe durduysa.
Başın ayna misali, ışığı kırdıysa.
Görüntün…
Bi Düşün ?
Kıl faktörü ile gençleşmek hayal değil,
En az 10 yıl geri atar.
İmtihan Çeşitleri
a) Kulun kulla imtihanı
b) Kulun pulla imtihanı
c) Kulun kılla imtihanı..
Tavsiye
"Bir kulunu çok sevdim" derler,
Ama
"Bir kılını çok sevdim" demezler,
Ektir de gel en iyisi ?
İşimiz kıl ancak kıllık değil !
Gülümse
Gülümse,
Karşılıksız olsun,
Biraz buruk, biraz suskun da olsa.
Gülümse.
Her zaman bahtı gülmez,
Beklenen gelmez,
Akbil de bitmiş olabilir,
Gülümse.
Yaşamın sonu ölümse,
Ki öyle.
Sen yine de gülümse ☺️
Kop
Bir şehre yağmur yağdı,
Ben ağladım.
Ben bir ağladım,
Şehre yağmur yağdı.
Ben..
Yağmur..
Ağladım..
Kendimi iski gibi hissettim şimdi,
Ya da şemsiyemi biyerde unuttum kesin.
Yok yok olmadı bu
Kime Gelsin ?
Benim sevmeye engel evcil avcılarım vardı..
ÇOCUK
Gülümse çocuk ,
Gülümse !
En safı ve en derininden ..
Büyüdükçe yabancılaşıyoruz,
Acılaşıyoruz,
Ağırlaşıyoruz,
Yoruyoruz ve yoruluyoruz ,
Çoğu zaman da kayboluyoruz.
Büyüdükçe noluyoruz?
Ukala pekalâ,
Temas…
Elde Kalan
Yaş kırktan sonra uzaklaşmaya başlar insan kendinden,
Kapı gıcırtılarındadır gidişinin ayak sesleri,
Yalnız olduğunu o zaman anlar, Oysa tren seferleri biteli çok olmuştur umut istasyonlarında,
Ziyan edilmiş insan temaları…
DENE
Hiç bir ilaç, saklandığı kabın pisliğiyle değişip bozulmayacak kadar güçlü değildir.
O zaman tedavi eden; inanmaktır .
BAKİYE
Zâyî makamında karalanmamış şiirler kalır tükenmiş kalemlerin ardında.
Mektup adreslerinde zamirlere gönderilir mesai sonralarında.
Kimsenin kaybettiği yokmuş gibi üstüne alınmadığı postacı atıklarıdır .
Sessiz Ol
Affetmek gibi ağır bir ceza paklar
tüm çirkin fısıldaşmaları,
Ve altında kalmaktan vicdan unutkanlığı kurtarır.
Yaşayan cenazelerin ikametlerinde,
tekrarı normaldir artık ziyadesiyle.
Gömülme merasimi yapılmamışlar…
İSTANBUL’DA
Istanbulda sabah;
Simit kokusunda çay tadı,
Gerdanında yatar nice ecdad,
Martı kanadında 7 tepeyi gezmek ister gönül,
İstanbul'da sabah sabah..
OKU
" OKU ! "
Öğretmendir bir Peri,
Üzüntüler kalsın geri,
Dimağ çiçekleri şekillenir
Filiz olur hep ileri !
Ne sarayda ne payitaht,
Ufka tebessüm düşen baht,
Bir mesleğe adanmışlık aah,
Peri olur bu birileri !
Kah kelamda…
NEDEN
Gitmek aslında kalmaktır içinde biryerlerde, sızlamaktır meali öyle uluorta..
Canı çıkmaktır fransızcası özlemenin, camlara tek yolculuk buhar rezervesinin.
Pamuk ipliğiyle başlayan yaşam hikayelerimiz, yine bir tutam pamukla…
ÜÇ TARAF
3 Tarafı denizlerle çevrili memleketimde, 3 tarafı camlarla çevrili bir odada ziyan etmekteyim aynadaki kendimi, gözlüklerimi çıkardığımda tek kişilik yalnızlığım ardınıyor aynada arsız ve sırıtkan .
Soğuk bir düşüncenin…
YÖRÜK
Bilirim yüreğinde
İnce bir sızı !
Yerini tutamaz gayrının kızı,
Özlediğin içindeki ruhun ikizi,
Bak yüce dağlara gayrı kaya koçu gibi.
Nağmesi teselli hikaye gelir,
Seni bulmaya bekaya gelir,
Cennette inşallah ikinci…
KOCA YÖRÜK
Torosta öğrendim çamda sakızı,
Kuzuyu melettim, saldım öküzü,
Kelamı, sükutu ve de son sözü,
Bir bilen içlenir, bir de sen koca yörük !
Namerde pervasız, garibe kanat,
Vefa sade semt olmuş, gülümse inat,
Hadi bize beklenen…
Demli Çay
Bardağın dibinde suyunu bekleyen çaydanlığın karanlık iç çekişi, mağrur ve yakıcı.
Sohbet vakitlerinde saati koşturur veli efendide..
Kimi zaman dedikodudur, kimi zaman askerlik anısı, kimi zamanda unutulmuşluk takvimlerde.
Kısıldıkça…
Şiire Şaire
Yazdım kelamı
Verdim selamı